17 Mayıs 2012 Perşembe

İlk maç heycanı...


Daha nice İLKler yaşayacağız kimbilir. Bebeğim (bu kelimeyi kullanmak biraz tuhaf geliyor nedense) ilk maçına gitti. Hem de kupa maçı :) 50. Ziraat Türkiye Kupası finali! Bizim CEO'muz çok tutkulu bir Fenerbahçe taraftarı. Geçen hafta şirkette maç organizasyonu yapılacağı ile ilgili duyuru mailı atıldı. Ben de iyi bir Fenerbahçeli babanın biricik kızı olarak organizasyona severek katılacağımı ilettim. Yönetimini yaptığımız AVM'ye de uğrayıp ordan maça geçecektik, bölelikle hem iş hem de eğlence bir arada olacaktı.

Haftasonu, Fenerbahçe'nin son maçta şampiyonluğu Galatasaray'a kaptırmasıyla biraz buruktuk ama gene de sezonun son kupasını alacağımıza yemin etmiştik. Şirketten, sayın direktörüm ve iki iş arkadaşımla atladık arabalara Ankara 19 Mayıs Stadyumu'na doğru yola çıktık. Hamile olduğumu bilen çoğu kişi büyük tehlikeye atıyorsun kendini, yapma çok olay çıkar o maçta dese de ben kararttım gözümü ve düştüm yollara. 4 saatte vardık Ankara'ya, AVM'ye uğrayıp dolanıp işlerimizi hallettikten sonra maça geçtik. Çok kalabalıktı, tribünler dopdoluydu. Tarafsız alanda maç yapıldığı için stadyumun yarısı Bursaspor taraftarları yarısı da Fenerbahçe tarftarlarıydı. Bizim bulunduğumuz yer Bursaspor taraftarlarına çok yakındaydı. Maçın ilerleyen dakikalarında kafamıza taş, çakmak su şişeleri, bozuk para gibi bir sürü şey atmaya başladılar, biraz ürkttüm o sıralarda. Ama inanır mısınız sanki bir çember ile korunuyordum, sağımdakine solumdakine, arkamdakine hep bişiler isapet etmesine rağmen bana hiç bişey gelmedi.

Çok şükür sonunda kazanan Fenerbahçe oldu ve kupayı aldı. Hem de tam 4 tane gol attı Fenerbahçe! Herkes pıtırcık uğurlu geldi, miniğin şansı bu falan filan dedi... Ben zaten senin çok çok uğurlu ve kısmetli biri olacağına hep inanıyorum, bak daha karnımdayken bana uğurlu geldin.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder